29 Temmuz 2023 - Cumartesi

Bir İnsan yetiştirme modeli olarak ÂHİ-YÂREN kültürü - 1 -

İnsanoğlunun kurduğu medeniyetlerden asıl beklenti, tüm insanlığa huzur ve güven duygusunun tesis edilmesidir.

Yazar - Hasan Kaya
Okuma Süresi: 3 dk.
Hasan Kaya

Hasan Kaya

-

İnsanoğlunun kurduğu medeniyetlerden asıl beklenti, tüm insanlığa huzur ve güven duygusunun tesis edilmesidir. Sınırlı maddeye dönük, insanı Ruhsuz bir robot gibi gören cismani akıl ile yönetilen medeniyetler, günümüzde olduğu gibi acı, gözyaşı ve mutsuzluğu temsil etmenin ötesine geçememiştir. 

İnsana yüklenen asli vazifelerden olan, ihtiyaç sahiplerinin gözetilmesi, nimetlerin eşit bir şekilde dağıtılması, kapsayıcılık, diğerkamlık, paylaşım ve şefkat gibi mazlumların ihtiyacı olan duyguların geliştirilmesi, ancak ruhani bakışa sahip medeniyetler tarafından sağlanabilir. Bunun tesisi için yeni keşifler yapmaktan daha çok, Mekanik, Metalik, Menfaatçi, Maddeci ve Makyajlı olan bedeni ve cismani batı medeniyeti’ne lütufkar bakışı bırakıp, özümüzde yer alan Müfit(Mânâlı), Mahsun(Metin), Mebrur(Makbul), Münib(Hakk’a yönelen) ve Masum olan, samimi ve samimi niyetli hikmet bakışına haiz, Ahmet Yesevi’den neşvi nema bulan, Orta Asya kökenli, Çankırı merkezli Âhi-Yâren kültürünün günümüze entegre edilmesi yeterli olacaktır. tevhid anlayışı gibi kapsayıcı ve bütüncül bir yaklaşıma sahip Türk Milletinin, Dünya’daki mazlumların üzerinde hakkı olduğu bilinci ile insanlık adına eriştiği yüksek mertebelere tarihte sayısız örnekler verilebilir. Günümüzde İnsanlığın “İnsanlık” çizgisine tekrar dönüşü bir ihtiyaçtan çok zaruriyet halini almıştır. Bu mânâda diğerkamlığı baz alan, ırkçılık çizgisini gönülden reddeden Âhi-Yâren Medeniyet kodlarındaki Tevhid bilinci ile Kul, Kainat, Kudret ve Kur’an arasındaki dengenin tekrar kurulması, rotasından çıkartılmış olan İnsanlık çizgisine tekrar dönülmesi gerekmektedir.

 Bu yazı; Tarihte insanlık adına çok büyük başarılara imza atan Anadolunun öz kültürü olan Çankırı Merkezli ÂHİ-YÂREN (YÂRAN) Medeniyet kökleri ile dijital çağın kodları arasında bağlantı kurulması, İnsanlığın maddeci ve tefeci anlayıştan, yaratılan herşeye Yaratan’dan ötürü saygı duyan kapsayıcı bir anlayışa evrilmesi, bilimin hikmet yönü ile insanlığın faydasına kullanılması, toplumun katmanları arasında iletişimin artırılması, yüksek bir bilinçle mânâyı önceleyen bir paradigma/tasavvur değişikliği ve Dünyaya yön veren iki ana medeniyet, “Hilal ve Haç” arasındaki farkların farkındalığı adına kaleme alınmıştır. 

Sınırlı yapımıza, Ssınırsız güçle irtibat imkanının verilmesi büyük bir lütuftur. Bunu inatla görmezden gelenlerle irtibatın kesilmesi asaleti olanlara matuftur.

 

Hayat ölüme aç, yokluk varlığa taçtır,

Kainatta var olanlar zıttına muhtaçtır,

Allah aşkı, yanan gönül için bir ilaçtır,

Hilal’den kaçarsan muhatabın Haç’tır.  

 

                                                                 Devam edecek...

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.